Kayıtlar

evlilik etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Evlilik ve Travma

Resim
  Evlilik, iki bireyin geçmiş yaşam deneyimlerini, duygusal bagajlarını ve hayata dair algılarını birleştirdiği karmaşık bir ilişkidir. Geçmişte yaşanan travmalar, bireylerin duygusal dünyalarını ve davranış biçimlerini şekillendirerek, eşler arasındaki bağ üzerinde derin etkiler bırakabilir.  Çocukluk dönemindeki ihmaller, istismarlar, aile içi çatışmalar, kayıplar veya yetişkinlikte karşılaşılan travmatik olaylar (örneğin, bir kaza, doğal afet, şiddet) bireyin yaşam boyu sürebilecek izler bırakabilir. Bu deneyimler, kişinin duygusal düzenleme becerilerini, güven duygusunu ve başkalarıyla olan ilişkilerini etkileyebilir. Geçmiş travmaların evlilik ilişkilerini etkilediği bazı alanlar şöyle sıralanabilir: Güven Sorunları: Çocuklukta güven duygusunun zarar görmesi, eşler arasında güven inşa etmeyi zorlaştırabilir. Travmatik bir geçmişe sahip birey, eşine karşı aşırı şüpheci olabilir ya da güvenmekte zorluk yaşayabilir. Duygusal Mesafe: Travmatik deneyim...

Eleştiride Bonkör Takdirde Cimri İlişkiler

Eleştiride bonkör, iltifatta ve takdirde cimri mi davranıyoruz?  Olumsuza odaklanmak ve çok eleştirel olmak ve az teşekkür, takdir ve iltifat etmek TÜM ilişkilerde (sevgili, karı-koca, ebeveyn-çocuk, işçi-işveren, öğretmen-öğrenci vb) mutsuzluk, güvensizlik, değersizlik, başarısızlık getirir. Kişinin kendine olan güvenini, inancını da zedeler. Kendini kusurlu hissetmesine yol açar. Muhatabımızın hoşumuza giden, takdir ettiğimiz taraflarını zaten bildiğini varsayar ve söyleme gereği duymayız. Veya o davranışları yapmak "zaten olması gerekendir, görevidir; yapınca söylemeye ne gerek vardır". Karşıdakinin eksik yanlarıı daha kolay görür ve söylersek (hatta tekrar tekrar söylersek) kendini geliştireceğini ve değiştireceğini zannederiz. Halbuki; çok eleştirel yaklaşım direnç geliştirme, eleştirilen davranışa daha sıkı sarılma ve eleştirilere duyarsızlaşma ihtimalini çok yükseltir. "Marifet İltifata Tabidir". Takdir edildikçe kişinin şevki artar, kendini ve yaptığı şe...

GÜVEN

  GÜVEN... N e kadar kapsamlı bir kavram. Yaradana güvenmek, eşe güvenmek, anneye güvenmek, babaya güvenmek, çocuğuna güvenmek, kardeşe güvenmek, DAYINA GÜVENMEK (!), arkadaşa güvenmek, öğretmenine güvenmek, iş arkadaşına güvenmek, idarecine /patronuna güvenmek, otobüs şöförüne/plota/kaptana güvenmek, satıcıya/bakkala/markete güvenmek, hukuk/sağlık sistemine güvenmek,... Kastettiğiniz ilişki türüne göre güvene yüklenen anlam da ne kadar farklılaşıyor zihnimizde değil mi? Bazılarına daha fazla anlam yüklüyoruz, bazılarına daha az. Herhalde en çok anlam yüklediğimiz ilişki anne-babamızla olan ilişki. Diğer tüm ilişkilerimizi en çok etkileyen de o ilişki. Eşimiz bir sonraki... Profesyonel alanımız da aile, evlilik, çocuklar olunca benim ilk anda aklıma gelen anlamları yazdım... GÜVEN demek; Hayatımızdaki ÖNEMLİ ÖTEKİNİN *sözünde duracağını, *doğru söylediğini, *seni olduğun gibi kabul edeceğini, *her durumda yanında olacağını, *tutarlı davranacağını, *ihtiyaçlarına cev...

Seni Anlıyorum; Lakin Farklı Düşünüyorum

Resim
  Bazıları için anlaşılmak demek fikrinin doğruluğunun kabul edilmesi demek. "Eşim beni anlamıyor, anlasa fikri değişir" diyor. Oysa ki eşiniz sizi gayet iyi anlıyor fakat size katılmıyor olabilir. Keza, anladı diye sizi haklı bulması da gerekmiyor. Eşiniz size katılmıyor diye eşinizi sizi anlamamakla suçlarsanız, bir süre sonra eşiniz sizi anlamak için gayret göstermeyi de bırakabilir. Sizi dinlemekten, sizinle temas kurmaktan kaçınabilir. Diğer bir seçenek olarak da, o da kendi fikrinin en doğrusu olduğuna sizi ikna etme çabasına girebilir. Bu durumda da tartışmalarınız ikna turlarına dönüşebilir Bu durum size tanıdık geliyorsa kendinze şu soruları yöneltebilir, üzerinde düşünebilirsiniz. İllaki sizin fikrinizin doğru olması sizin için ne anlama geliyor? Bu sizin için neden bu kadar önemli? Eşiniz sizin fikrinize katılmasa ne olur? Siz eşinizin fikirlerine hangi sıklıkta katılırsınız? Eşinizin sizin fikirlerinize katılmaması ne anlama geliyor? Köken ailenizde hep haklı ol...

EVLİLİKLER...DİZİLER...FİLMLER

Resim
Filmler diziler hayatınızın neresinde? İzlediğiniz filmler ve dizilerdeki tutkulu aşıklar; romantik, tutkulu, zengin, maskülen, kendine fazlasıyla güvenen erkek figürleri; güzel, çekici, asi ve uysal, zeki ve seksi kadın figürleri... Tüm bunları sizi e vliliğinizde gerçekliklerden uzak beklentilere ve hayallere sürüklüyor ve hayal kırıklığı yaratıyor olabilir mi? 

AİLE MAHREMİYETİ

Aile mahremiyeti önemli bir konu ve sadece cinsellikle sınırlı değil. Başkasının bilmesini veya şahit olmasını istemeyeceğiniz her konu mahrem. Yıllardır karşıma çıkar bu konu... Eşine hep kırgınlığı vardır, atamaz üzerinden. Özellikle kadınlarda olur. Koca, kendi ailesinin yani kadının kayın-valide, -peder vb tarafında kendini aşağılanmış, korunmamış, küçük düşürülmüş hisseder. O tarafla görüşüleceğinde de isteksiz davranır. Onuru kırılmıştır, kendini iyi hissetmez.  Bir uzman olarak, önermek isterim:  Eşinizle başkasının yanında tartışmayın veya eşinizi başkasının yanında eleştirmeyin, rencide edecek bir şey yapmayın, şakasına bile olsa. Kendinizi düşünün, eşiniz size yalnızken bir eleştiride bulunsa mı daha çok incinirsiniz, yoksa yanınızda bir başkası varken mi? Hele ki, bu başkası sizin ömür boyu hayatınızın bir parçası olacak ise; mesela anne, baba, kayınvalide, kayınpeder, kardeş, arkadaş ise..  Ayrıca, böyle şeyler hem sizin, hem eşinizin hem d...